“BEN KENDİMİ GÜLÜN DİBİNDE BULDUM”
Mart 06, 2025İlk dizesini başlığa çektiğim bu Kütahya Türküsü yana yakıla diyor ki:
"Ben kendimi gülün dibinde buldum
Kuru kuru sevda imiş sarardım soldum
Aşk bir rüya imiş kendime yordum
Ay karanlık gece vurdular beni
Yarin çevresine sardılar beni
Değirmen deresi bölük bölüktür
İçerde ciğerim delik deliktir
Dünya dedikleri bir gölgeliktir
Ay karanlık gece vurdular beni
Yarin çevresine sardılar beni"
Şair olmak vardı şimdi canına yandığımın. Bizimkisi kelime çobanlığı, şairlik mairlik hak getire. Uykuyu gece vestiyerinde unutmuş bir sabahın kör saatinde işin yoksa otur, içine kurt düşmüş bütün harflerini, kelimelerini temizle, olmadı bir de cila at ki cafcaflı görünsünler diye uğraş, sonra git bir türkünün önünde diz çök. Olacak gibi değil. Adamı böyle dize getirirler işte. 'İnsanca'ya birazcık vukufiyetin olsaydı yani lisan denilen şeyden karınca kararınca nasipdar olsaydın dize gelmez, dile gelirdin şimdi.
Adam, "Dünya dedikleri bir gölgeliktir" diyor Türkü'de. Hadi buyur. Oturmuş mel mel bakıyorsun. Adam isterim meydanı sallayacak. Meydanda boy pos göstermekle, sağa sola bir iki sallanmakla, dudak büküp, dil şaklatarak söze kavis vermekle olmuyor bu işler. Bak ne diyor, "Aşk bir rüya imiş kendime yordum". Adam hem aşkı biliyor hem de rüyayı.
Sen?
Cehalet, tadından yenmez bir lokma imiş, ukalalık da katığı.
En iyisi mi, sus da hiç olmazsa seni adam zannetmeye devam etsinler. Konuşmak bir istidatsa, susmak irtifadır. Bari bu kadarcık bir basiretin olsun.
Erdal Çakır
30.07.2023
0 comments